Çocukların, kendilerini, isteklerini, duygularını, düşüncelerini ve gereksinimlerini ifade etmelerine; sosyal ve bilişsel becerilerini göstermelerine olanak sağlayan terapiye oyun terapisi denir. Terapist çocuğun oluşturduğu oyun dünyasına çocukla birlikte girer ve çocukla oyun diliyle konuşur. Terapi sonunda çocukların karşılaştıkları problemlerin giderilmesi ve gelişimlerinin sağlıklı olması amaçlanmaktadır. Oyunlar anlam ifade etmeyen dizilerden ve tekrarlardan oluşmuş gibi görünse de çocukların gerçek dünyalarının yansımasıdır. Çocuklar doğdukları günden itibaren oyun aracılığıyla yarattığı dünyasında duygu düzenleme, bilişsel ve sosyal beceri, problem çözme gibi durumları deneme – yanılmayla öğrenir, pekiştirir ve anlam kazandırmaya çalışır. Bu da oyunun iyileştirici yönünün göstergesidir.
Oyun terapisinde oyunun iyileştirici gücünden yola çıkarak çocuğun dış ve iç dünyasını yansıtabileceği, kendini ifade edebileceği güvenli alan oluşturmak amaçlanmıştır. Çocuk odaklı oyun terapisi insancıl bir yaklaşım göstererek oyun yardımıyla her bir çocuğun kendisini iyileştirebilme gücüne güvenmektedir. Çocuklar olumsuz veya olumlu tüm deneyimlerini net olarak ifade etme imkanını elde ettiğinde sorunlarını kendi yöntemleriyle çözme yeteneği geliştirirler. Gerçek dünyada çözümünü bulamadıkları davranış, düşünce ve duygulara oyunda yer verirler. Bu bağlamda yargılamadan çocuğun duygusal sürecine eşlik etmek, koşulsuz güven e kabul sağlamak terapistin görevidir. Güven ilişkisi çerçevesinde bu süreçte oyun odaları ve oyuncaklar özel bir şekilde tasarlanmıştır. Her biri farklı anlam içeren oyuncaklar çocuğun ifade etmekte güçlük çektiği duygularını özgür bir şekilde ifade etmesine yardımcı olmaktadır. Çocuk kendi kurduğu oyunda hikayeler ve metaforlarla kendi hikayesini besler.
Oyun terapisi 2 – 11 yaşındaki çocuklara uygulanmaktadır. En çok 2 – 2,5 yaş aralığında doktorculuk, evcilik gibi sembolik oyunlar oynarlar ve oyun terapisi sembolik oyunla birlikte uygulanır. Oyun terapisi özellikle çocukların içe kapanıklık, korku, kaygı, kardeş kıskançlığı, uyku, yemek, sosyal uyum, saldırgan davranışlar, aşırı çekingenlik, evlat edinme, boşanma, tuvalet alışkanlığı, travma, kayıp, yas süreci gibi durumlarda uygulanmaktadır. Oyun terapisi çocuğun bugün ve geçmişte yaşadığı deneyimlere ve yaşadığı problemlere bağlı olan bir süreçtir. Terapi seansları genellikle haftada bir kez ya da iki kez olacak şekilde düzenli olarak 16-20 seanstır. Bu seanslar terapinin gidişatına ve çocuğun gösterdiği gelişime göre değişiklik göstermektedir. Oyun Terapisi ile hangi problemler çözülebilir?